Araştırmacı yapılan il müdürünün eski haklardan süresiz yararlanma isteğine ret

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 18. maddesinin, 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 177. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendiyle yürürlükten kaldırılması üzerine, “… atandıkları tarihi takip eden ay başından itibaren ikinci yılın sonuna kadar fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç, önceki görevine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilir” cümlesinde geçen “ikinci yılın sonuna kadar” ifadesinin nasıl yorumlanması gerektiğine açıklık getirdi
375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 18. Maddesinin iptal edilmesi kişiye süresiz bir hak sağlamaz

703 sayılı KHK’nın 177. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde, 375 sayılı KHK’nın Ek18. maddesi yürürlükten kaldırılırken, anılan düzenleme nedeniyle, “il müdürlüğü” kadrosunda görev yaptıktan sonra “araştırmacı” kadrosuna atanan davacıların mali haklarının sürekli hale getirildiğine dair bir düzenlemeye yer verilmemiş aksine, 703 sayılı KHK’nın Geçici 1. maddesinde, istisna tutulan durumlar dışında 375 sayılı KHK’nın mülga Ek 18. maddesine uygun olarak hareket edileceği vurgulanmıştır.

Bu itibarla; “il müdürü” olarak görev yapmakta iken “araştırmacı” kadrosuna atananların atama tarihinden itibaren 2 yılın sonunda görev yapmakta oldukları “araştırmacı” kadrosuna göre mali haklarının düzenlenmesinin yerinde olduğu; 375 sayılı KHK’nın Ek 18. maddesinin yürürlükten kaldırılmış olmasının, eski maaşlarının sürekli olarak korunmasına olanak sağlamayacağı; anılan düzenlemenin, ilgililere “il müdürlüğü” kadrosunun mali haklarından yararlanmasını 2 yılla sınırlayan bir düzenleme olmadığı; eski kadrolarının mali haklarından 2 yıl daha yararlanmaya devam etmelerine hak sağlayan bir düzenleme olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, belirtilen durumda olanların 375 sayılı KHK’nın mülga Ek 18. maddesi uyarınca, “araştırmacı” kadrosuna atandıktan sonra 2 yıldan daha fazla süre ile “il müdürü” kadrosu esas alınarak mali haklardan yararlandırılmalarına olanak bulunmamaktadır.

T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2023/18
Karar No : 2023/26

BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ HAKKINDA KARAR

İzmir Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun 11/01/2023 tarih ve E:2023/4, K:2023/4 sayılı kararıyla;

. tarafından, İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesinin 10/11/2022 tarih ve E:2022/963, K:2022/1351 sayılı kararı ile İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin 26/05/2022 tarih ve E:2022/392, K:2022/529 sayılı kararı arasındaki aykırılığın giderilmesinin istenmesi nedeniyle,
“Aykırılığın davanın reddi yolundaki İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği” görüşüyle, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un 3/C maddesinin 5. fıkrası uyarınca karar verilmesi için dosyanın Danıştaya gönderilmesi üzerine,
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakimi ‘ın açıklamaları
dinlendikten sonra konu ile ilgili kararlar ve yasal düzenlemeler incelenerek gereği görüşüldü:

1-AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI :

A-İZMİR BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 5. İDARİ DAVA DAİRESİNİN E:2022/963 SAYILI DOSYASINA KONU YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istemin özeti: Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde araştırmacı olarak görev yapan davacının, 2021 yılı Ağustos ayı itibarıyla maaşının düşürülmesine ilişkin işlemin geri alınması ve bu işlem nedeniyle yoksun kalınan özlük ve parasal haklarının iadesi talebiyle yapmış olduğu 16/08/2021 tarihli başvurunun reddine ilişkin 01/09/2021 tarih ve 887182 sayılı Gençlik ve Spor Bakanlığı işleminin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının kanuni faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

Muğla 1. İdare Mahkemesinin 02/06/2022 tarih ve E:2021/996, K:2022/824 sayılı kararının özeti:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesine ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 02/07/2018 tarih ve 703 sayılı KHK ile mülga olan Ek 18. maddesi hükmüne yer verilerek,
Dosyanın incelenmesinden; davacının 27/08/2015 tarihinde .Gençlik ve Spor İl Müdürü olarak göreve başladığı, 31/12/2018 tarih ve 340 sayılı Bakan oluru ile Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesine “araştırmacı” olarak atandığı ve halen araştırmacı olarak görev yapmaya devam ettiği, 2021 yılı Ağustos ayında maaşı düşen davacı tarafından, maaşının düşürülmesine ilişkin işlemin geri alınması ve bu işlem nedeniyle yoksun kalınan özlük ve parasal haklarının iadesi talebiyle 16/08/2021 tarihinde davalı idareye başvurduğu, söz konusu başvurunun 01/09/2021 tarih ve 887182 sayılı Gençlik ve Spor Bakanlığı işlemiyle reddedilmesi üzerine, talebinin reddine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının kanuni faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle görülmekte olan davanın açıldığının anlaşıldığı,
Olayda, davacının 2021 yılı Ağustos ayı maaşının 375 Sayılı KHK’nın mülga Ek 18. maddesinde bulunan “… atandıkları tarihi takip eden ay başından itibaren ikinci yılın sonuna kadar fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç, önceki görevine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilir ” hükmü gereği düşürüldüğü ancak bakıldığında anılan maddenin davacının lehine olduğu, zira söz konusu madde ile böyle bir düzenleme getirilmese davacının maaşının araştırmacı kadrosuna atandığı tarih itibarıyla düşmesinin önünde bir engel bulunmadığı, ancak davacının önceki görevi gözetilerek 2 yıl daha aynı maaşı almasının sağlandığı, kaldı ki davacı özelinde bu durumun 2 yılı da aştığının görüldüğü,
Bu durumda; davacının halihazırda araştırmacı olarak görev yapmakta olduğu ve araştırmacı kadrosuna göre maaş almasının yerinde olduğu, Ek 18. maddenin yürürlükten kaldırılmış olmasının davacının eski maaşının sürekli olarak korunmasına olanak sağlamayacağı, bu düzenlemenin davacının eski maaşını almaya devam etmesini 2 yılla sınırlayan bir düzenleme olarak değil davacının 2 yıl daha eski maaşını almaya devam etmesine hak sağlayan bir düzenleme olarak görülmesi gerektiğinin değerlendirildiği,
Bu nedenle; araştırmacı kadrosuna atandığı tarihten sonra 2 yıl boyunca önceki görevine ait ödeme unsurları dikkate alınarak maaşında düşüş yapılmayan davacının maaşının, 2 yılın sonunda araştırmacı kadrosuna göre ödenmesinin isabetli olduğu anlaşıldığından, davacı tarafından, 2021 yılı Ağustos ayı itibarıyla maaşının düşürülmesine ilişkin işlemin geri alınması ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının iadesi talebiyle yaptığı 16/08/2021 tarihli başvurunun reddine ilişkin dava konusu 01/09/2021 tarih ve 887182 sayılı Gençlik ve Spor Bakanlığı işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesinin 10/11/2022 tarih ve E:2022/963, K:2022/1351 sayılı kararının özeti:
Muğla 1. İdare Mahkemesi kararının dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu, istinaf başvurusunun kabulünü gerektiren başka bir neden de bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verilmiştir.

B-İSTANBUL BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 3. İDARİ DAVA DAİRESİNİN E:2022/392 SAYILI DOSYASINA KONU YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istemin özeti:Tekirdağ İli, Gençlik Spor İl Müdürlüğünde “il müdürü” olarak görev yapmakta iken 638 sayılı KHK’nın geçici 13. maddesi gereğince 31/12/2018 tarihinde 340 sayılı Gençlik ve Spor Bakanlığı Olur’u ile “araştırmacı” kadrosuna atanan davacının maaşının düzeltilmesi ve 2021 yılı ocak ayından itibaren maaşından yapılan kesintinin kaldırılması amacı ile yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesi istemiyle 26/04/2021 tarihinde yaptığı başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
Tekirdağ 2. İdare Mahkemesinin 12/01/2022 tarih ve E:2021/805, K:2022/10 sayılı kararının özeti:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 71. maddesi ile ve 76. maddesinin 1. fıkrası; 02/07/2018 tarih ve 703 sayılı Anayasada Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin “Geçiş Hükümleri” başlıklı Geçici 1.maddenin 4.fıkrası; 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 02/07/2018 tarih ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile mülga olan Ek 18.maddesi hükümlerine yer verilerek,
Uyuşmazlığa konu olayda, davacının 2021 yılı Ocak ayı maaşının düşme gerekçesinin 375 sayılı KHK’nın mülga Ek 18.maddesinde bulunan “… Atandıkları tarihi takip eden ay başından itibaren ikinci yılın sonuna kadar fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç, önceki görevine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilir.” hükmü olduğu, anılan maddenin 02/07/2018 tarih ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 177. maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı, söz konusu madde içeriğinde bu maddenin ileriye dönük uygulanabileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, uyuşmazlık konusu işlem tarihi ve maaş kesintisinin yapıldığı 2021 yılı Nisan ayı itibarıyla söz konusu Ek 18. maddenin yürürlükte olmadığı,

Bu durumda, yürürlükte olmayan ve ileriye doğru uygulanabileceğine ilişkin bir hüküm de içermeyen 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 18. madde hükmü uyarınca tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemin dava açma tarihinden geriye doğru 120 günü geçmemek üzere başvuru tarihinden geriye doğru 60 gün içinde kalan ilk uygulama tarihi olan 15/04/2021 tarihinden sonraki döneme ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı,

Öte yandan, Anayasa’nın 125. maddesinin son fıkrasında, idarelerin, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü bulunduğu hükme bağlandığından, davalı idarenin hukuka aykırı bulunan işlemi nedeniyle davacının, dava açma tarihinden geriye doğru 120 günü geçmemek üzere başvuru tarihinden geriye doğru 60 gün içinde kalan ilk uygulama tarihi olan 15/04/2021 tarihinden itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği,

Dava konusu işlemin ve tazminat isteminin 15/04/2021 tarihinden önceki döneme ilişkin kısmı yönünden;

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinde, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğunun; 12. maddesinde ise, ilgililerin haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi, ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabileceklerinin; bu halde de ilgililerin 11. madde uyarınca idareye başvurma haklarının saklı olduğunun kurala bağlandığı,

Belli bir uygulama tarihi esas alınarak istekte bulunulan davalarda, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesine göre uygulama tarihinden itibaren 60 gün içinde, uygulama üzerine davacı tarafından idareye başvurulmuş ise, 12. maddenin yollamada bulunduğu 11. maddeye göre, idarenin bu başvuruya cevap vermemiş olduğu hallerde, uygulama tarihinden itibaren en geç 120 gün; idarenin cevap verdiği durumlarda ise, uygulama tarihine kadar geçen süre de hesaba katılmak koşuluyla cevabın davacıya tebliğ edildiği tarihten itibaren 60 gün içinde idari davanın açılmış olması gerektiği,

Başka bir anlatımla dava, davacının idareye başvurduğu tarihten itibaren 120 gün içinde açılmış ise, ilgiliye, davanın açıldığı tarihten geriye doğru 120 günü geçmemek üzere, başvuru tarihinden geriye doğru 60 günlük süre içindeki ilk uygulama esas alınarak parasal hakların verilmesinin; idareye başvuru tarihinden itibaren 120 günlük ya da idarenin cevabının tebliğ tarihinden itibaren 60 günlük süreler geçtikten sonra açılmış olan davalarda ise, ancak dava tarihinden geriye doğru 60 günlük süre içinde kalan ilk uygulamadan doğan parasal hakların ödenmesinin mümkün olduğu,

Bu itibarla; davacı tarafından, 26/04/2021 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddi üzerine, ”mahrum kaldığı maaş ve tazminat farklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi” istemiyle 10/08/2021 tarihinde açılan bu davada, dava açma tarihinden geriye doğru 120 günü geçmemek üzere, başvuru tarihinden geriye doğru 60 gün içinde kalan ilk ödeme tarihi olan 15/04//2021 tarihinden önceki döneme ilişkin kısmı yönünden dava konusu zımni ret işleminin ve tazminat isteminin 2577 sayılı Kanun’un yukarıda yer verilen maddeleri uyarınca süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesine olanak bulunmadığı sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle, dava konusu zımni ret işleminin 15/04/2021 tarihinden sonrasına ilişkin kısmının iptaline, davacının yoksun kaldığı parasal haklarının 15/04/2021 tarihinden itibaren hesaplanacak aylık farklarının dava tarihinden önce tahakkuk edenlerin dava tarihinden (10/08/2021) itibaren, dava tarihinden sonra tahakkuk edenlerin ise tahakkuk tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, dava konusu işlemin ve tazminat isteminin 15/04/2021 tarihinden önceki döneme ilişkin kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-(b) maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin 26/05/2022 tarih ve E:2022/392, K:2022/529 sayılı kararının özeti:

Tekirdağ 2. İdare Mahkemesi kararının dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu, istinaf başvurusunun kabulünü gerektiren başka bir neden de bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verilmiştir.
II-İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Uyuşmazlıklarda, davacıların, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü olarak görev yapmakta iken 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan düzenlemeler kapsamında

İLGİLİ MEVZUAT :

4) Bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri şunlardır: …

c) Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması halinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi halinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek.

5) (Değişik:17/10/2019-7188/7 md.) Dördüncü fıkranın (c) bendine göre yapılacak istemler, konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kuruluna iletilir. İlgili dava daireleri kurulunca üç ay içinde karar verilir. Aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Başvuruya konu olan kararlar arasındaki aykırılık, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 18. maddesinin, 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 177. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendiyle yürürlükten kaldırılması üzerine, “… atandıkları tarihi takip eden ay başından itibaren ikinci yılın sonuna kadar fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç, önceki görevine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilir” cümlesinde geçen “ikinci yılın sonuna kadar” ifadesinin nasıl yorumlanması gerektiği hususundan kaynaklanmaktadır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesi ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının ortaya konulması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşmiş yargı içtihatlarıyla kabul edilmiştir.

375 sayılı KHK’nın mülga Ek 18. maddesinde, 1. fıkra kapsamında yer alan yönetici kadro veya pozisyonlarında kesintisiz olarak en az iki yıl fiilen görev yapmış olanların mali haklarının, atandıkları söz konusu kadro veya pozisyonlarda bulunmaları kaydıyla, atandıkları tarihi takip eden ay başından itibaren ikinci yılın sonuna kadar fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç, önceki görevine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilmesi kurala bağlanmıştır. 703 sayılı KHK’nın Geçici 1. maddesinin 4. fıkrasında da, anılan maddenin yürürlüğe girdiği tarihte bakanlık veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarında yönetici kadro ve pozisyonlarında bulunup 375 sayılı KHK’nın mülga Ek 18. maddesi hükümleri kapsamında olan fakat aynı düzenlemenin 3. fıkrasında yer almayanların, anılan madde hükümlerine göre işleme tabi tutulacağı belirtilmiştir.
Aykırılığın giderilmesi istemine konu kararlarda değerlendirilen uyuşmazlıklarda;

davacıların, davalı idare bünyesinde İl müdürü olarak görev yapmakta iken, 31/12/2018 tarihinde 703 sayılı KHK’nın Geçici 1. maddesinin 4. fıkrası ve 375 sayılı KHK’nın Ek 18. maddesi uyarınca il müdürlüğü görevinden alınarak İl Müdürlükleri bünyesine araştırmacı olarak atandıkları, mali haklarının ise, “araştırmacı” olarak atandıktan sonra iki yıl süre ile il müdürlüğü görevi esas alınarak, bu sürenin sona ermesi ile birlikte bulundukları araştırmacı kadrosu esas alınarak ödendiği görülmektedir.

703 sayılı KHK’nın 177. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde, 375 sayılı KHK’nın Ek18. maddesi yürürlükten kaldırılırken, anılan düzenleme nedeniyle, “il müdürlüğü” kadrosunda görev yaptıktan sonra “araştırmacı” kadrosuna atanan davacıların mali haklarının sürekli hale getirildiğine dair bir düzenlemeye yer verilmemiş aksine, 703 sayılı KHK’nın Geçici 1. maddesinde, istisna tutulan durumlar dışında 375 sayılı KHK’nın mülga Ek 18. maddesine uygun olarak hareket edileceği vurgulanmıştır.

Bu itibarla; “il müdürü” olarak görev yapmakta iken “araştırmacı” kadrosuna atananların atama tarihinden itibaren 2 yılın sonunda görev yapmakta oldukları “araştırmacı” kadrosuna göre mali haklarının düzenlenmesinin yerinde olduğu; 375 sayılı KHK’nın Ek 18. maddesinin yürürlükten kaldırılmış olmasının, eski maaşlarının sürekli olarak korunmasına olanak sağlamayacağı; anılan düzenlemenin, ilgililere “il müdürlüğü” kadrosunun mali haklarından yararlanmasını 2 yılla sınırlayan bir düzenleme olmadığı; eski kadrolarının mali haklarından 2 yıl daha yararlanmaya devam etmelerine hak sağlayan bir düzenleme olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, belirtilen durumda olanların 375 sayılı KHK’nın mülga Ek 18. maddesi uyarınca, “araştırmacı” kadrosuna atandıktan sonra 2 yıldan daha fazla süre ile “il müdürü” kadrosu esas alınarak mali haklardan yararlandırılmalarına olanak bulunmamaktadır.

III- SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; Bölge İdare Mahkemesi kararları arasındaki aykırılığın, 703 sayılı KHK uyarınca il müdürlüğünden alınıp araştırmacı kadrosuna atananların atama tarihinden itibaren 2 yılın sonunda, mali haklarının, araştırmacı kadrosu esas alınarak ödeneceği doğrultusunda giderilmesine, kesin olarak, 18/05/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir