Türkiye, Suriye’de IŞİD’le mücadeleye nasıl bakıyor, ABD ile görüşmelerde masada ne var?

Suriye’de Yeni Gelişmeler: IŞİD’in Yeniden Güçlenmesi Endişe Yaratıyor

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) başta olmak üzere Batı ülkeleri, Suriye’de başlayan yeni dönemde en büyük endişelerini IŞİD’in bu durumu fırsat bilerek tekrar güçlenip terör eylemlerine geri dönmesi konusunda yaşıyor.

Bu yüzden, Türkiye’nin sert tepkisine rağmen, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) için ana destekçi olan Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) oluşturduğu yapıyla askeri iş birliğinin sürmesinden yana bir tutum sergiliyorlar.

Ankara’nın son açıklamaları, IŞİD’le mücadele ve tutukluların kontrolü konularında yeni önerilerin gündemde olduğunu gösteriyor.

Bu öneriler, Türkiye ve Şam’daki yeni yönetimin sorumluluk alması üzerinde şekilleniyor.

Ankara’nın beklentisi, göreve başlayacak olan Donald Trump yönetiminin bu önerilere olumlu yaklaşmasıdır.

IŞİD Endişeleri Nedeniyle Yeniden Gündemde

2011 yılında başlayan Suriye iç savaşının en önemli sonuçlarından biri olan IŞİD, 2013-2019 yılları arasında Irak ve Suriye’de önemli bir toprak parçasını kontrol altına aldı ve özellikle Batı ülkelerinde büyük terör eylemleri gerçekleştirdi.

ABD liderliğinde kurulan IŞİD’e karşı koalisyon ve YPG tarafından yürütülen mücadele, cihatçı grubun 2019’dan itibaren zayıflamasını sağladı.

Suriye’deki etkisini büyük ölçüde kaybeden örgütün Afrika’da güçlenmeye çalıştığı yönünde uluslararası medyaya yansıyan raporlar bulunmaktadır.

Ayrıca, Suriye ve Irak’ta hala uyuyan IŞİD hücrelerinin olduğu ve uygun bir ortam bulmaları durumunda tekrar faaliyete geçebilecekleri de belirtilmektedir.

Diğer bir endişe ise YPG kontrolündeki cezaevlerinde tutulan ve sayıları 10 bini aşan IŞİD üyelerinin bölgedeki gerginliklerden faydalanarak kaçabilecekleri veya serbest bırakılabilecekleri yönündedir.

Aynı şekilde, IŞİD üyelerinin ailelerinin bulunduğu kamplarda 40 bine yakın kişinin akıbeti de endişe yaratmaktadır.

Türkiye, bu kamplarda ve cezaevlerinde bulunan IŞİD üyeleri ve ailelerinin kendi vatandaşları olmaları sebebiyle ülkeleri tarafından geri alınmaları gerektiğini vurgulamaktadır.

Avrupalı ülkeler ise güvenlik gerekçeleriyle vatandaşlarını geri almaya isteksizdir.

Erdoğan’dan Bakanlara IŞİD Talimatı

Türkiye, IŞİD’e karşı mücadelede yer alan YPG’yi “terör örgütü” olarak kabul etmekte ve ABD’nin bu yapıyla olan iş birliğinin sonlandırılmasını talep etmektedir.

Ankara, Esad rejiminin devrilmesi sonrası yaşanan yeni sürecin, bu konuda gereken adımların atılması için bir fırsat olduğunu düşünmektedir.

Üst düzey yetkililer, IŞİD ile mücadelenin sekteye uğramaması ve Batılı ülkelerin endişelerinin giderilmesi için süreci yönetmeye istekli olduklarını belirtmektedir.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yaptığı bir röportajda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın IŞİD ile ilgili konularda Türkiye’nin neler yapabileceğinin araştırılması için kendisine ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’e talimat verdiğini ifade etmiştir.

Ankara Rolü Üstlenmeye Hazır

Dışişleri Bakanlığı ve ilgili diğer kurumlar tarafından gerekli çalışmaların yapıldığını belirten Fidan, IŞİD ile mücadele ve cezaevleri ile kampların gözetimi konusunda Ankara’nın harekete geçmeye hazır olduğunu dile getirmiştir.

Bu bağlamda, Şam’daki yeni yönetimin de sürece dahil olabileceğini ifade eden Bakan Fidan, Esad’ın devrilmesiyle iktidara gelen Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünün IŞİD’e karşı geçmişte mücadele ettiğini hatırlatmıştır.

2019’dan Bu Yana Hangi Ülke Kaç IŞİD Tutuklusunu Geri Almıştır?

Savunma Bakanı Güler, Aralık ayında yaptığı açıklamada Türk Silahlı Kuvvetleri’nin iş birliği konusunda hazır olduğunu belirtmiş ve ABD’ye yönelik şu sözleri kullanmıştır: “Terör örgütü PKK/YPG ile iş birliği yapmayı bırakın. Görevlendireceğimiz üç komando tugayı ile DEAŞ’a karşı ortak mücadele edelim.” Ancak Bakan Güler, ABD’nin bu öneriye sessiz kaldığını ve YPG ile çalışmaya devam etmeyi tercih ettiğini ifade etmiştir.

ABD Tereddüt Ediyor

ABD başta olmak üzere Batılı ülkeler, Türkiye’nin önerisine olumsuz yaklaşmaktadır.

Diplomatik kaynaklara göre, bu durumun üç temel nedeni vardır. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Suriyeli Kürtleri “özgürlük savaşçıları” olarak tanımlayarak Fransa’nın onları yalnız bırakmayacağı garantisini vermesi de bu bağlamda ele alınmaktadır.

Aynı şekilde, ABD’de Senatörler Chris Van Hollen ve Lindsey Graham, Türkiye’nin YPG’ye karşı askeri bir operasyon düzenlemesi durumunda yaptırımların uygulanması için çaba sarf etmektedirler.

Ankara, Trump’un Kararını Bekliyor

Biden yönetimi ile yaşanan anlaşmazlıklardan sonra Ankara’nın beklentisi, 20 Ocak’ta göreve başlayacak olan Donald Trump ile bu konuda yeni bir diyalog başlatmak ve önerilerinin kabul edilmesini sağlamaktadır.

Ankara’da yapılan değerlendirmeler, Trump’ın önceki döneminde Suriye’den asker çekme kararını tam olarak gerçekleştiremediği düşüncesine dayanarak bu sefer bu kararı hayata geçirmesini ummaktadır.

Ancak Trump, 7 Ocak’taki bir basın toplantısında, Suriye’den asker çekme konusundaki bir soruya yanıt vermemiş ve önceki döneminde Erdoğan’dan “Kürtlere yönelik operasyon yapılmamasını” istediğini ve Erdoğan’ın bu isteği yerine getirdiğini belirtmiştir.

Diplomatik kaynaklar, ABD’nin bölgeden asker çekme kararını almanın zor olduğunu, özellikle Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nın (CENTCOM) bu karara olumsuz baktığını ifade etmektedirler. Son dönemde Suriye’deki asker sayısının azaltıldığı yönündeki haberler, bu düşüncenin güçlendiği şeklinde yorumlanmaktadır.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir